Nansen, CEO Alex Svanevik’in; analitiği, cüzdan altyapısını ve yürütmeyi tek bir arayüzde birleştiren, tümleşik bir ajan destekli zincir üstü alım satım deneyimi olarak tanımladığı ürünü piyasaya sürmeye hazırlanıyor.
Binance blockchain week etkinliğinde Yellow.com’a verdiği röportajda, sektörün spekülatif anlatılardan ziyade gerçek temellere dayanan ürünlere doğru ilerlediğini söyledi.
Svanevik, yapay zekâ temalı kripto token’ların ilk patlamasının, “gerçek temellerden önce gelen anlatıların olma eğilimi” görülen tanıdık bir modeli yansıttığını ifade etti.
Yapay zekâ ana akım hâle geldikten sonra, insanların “özünde yapay zekâ temalı meme coin’ler yaratma fırsatını gördüğünü”, ancak “bunların çoğunun aslında hiçbir gerçek ürüne sahip olmadığını” belirtti.
Hype döngüsü sönümlendikçe “insanlar bunların sadece meme coin olduğunu fark ediyor”, ancak “yapay zekâ ürünleri ve yapay zekâ teknolojisinin temellerinin açıkça kalıcı olduğunu” vurguladı.
İleriye dönük olarak, gerçek anlamda yapay zekâ destekli kripto uygulamalarının ortaya çıkmasını bekliyor.
“Bence 2026’da, gerçekten yapay zekâ ile güçlendirilmiş çok daha fazla ürün göreceğiz” diyerek, erken dönem yapay zekâ token’ları çökerken “içi boş, vaporware token’lar için bu anlatının bittiğini düşünüyorum” ifadesini kullandı.
Analitik tarafında Svanevik, ham blokzincir verisinin kamuya açık olduğu için “asla hendekli”, yani korunaklı bir alan olmadığının altını çizdi. Nansen’in savunulabilirliğinin ise zenginleştirme ve doğruluktan geldiğini savundu.
“500 milyon adresi etiketledik” diyen Svanevik, her etiketin, “o adresin neden öyle etiketlendiğini destekleyen kanıtlarla” desteklendiğini belirtti. Bunu, “gerçekten çok zayıf kalite güvencesi” sergilediğini söylediği rakip platformlarla karşılaştırdı.
Ayrıca Oku: Binance Names Cofounder Yi He As Co-CEO
Genel amaçlı yapay zekâ modellerinin zincir üstü faaliyetleri doğrudan okuyabileceği fikrini de reddetti. “Aslında zincir üzerinde gözleri yok” dedi. “Zincir üzerinde gözlere sahip olmak istiyorsanız, Nansen gibi bir katman eklemeniz gerekir.”
Şirketin bir sonraki aşaması, kullanıcıların ürünün içinde doğrudan alım satım yapabilmesine odaklanıyor.
Özelliği gösterirken Svanevik, kullanıcıların keşif, inceleme (due diligence) ve yürütmeyi tek akış içinde gerçekleştirebileceğini vurguladı.
Sistem, “özel anahtarı dışa aktarabildiğiniz” gömülü, kendi kendine saklama esaslı cüzdanlar ve büyük toplayıcılar (aggregator) üzerinden yönlendirme kullanıyor.
Amacın, “trader’lar ve yatırımcılar için tek, tümleşik, harika bir kullanıcı deneyimi inşa etmek” olduğunu belirterek, “Dünyadaki en iyi zincir üstü ürün olma konusunda daha istekliyim” dedi.
Ayrıca Nansen’in ücret modeline işaret ederek, “Bazı aboneler için 10 baz puanımız olacak” dedi ve bunu başka yerlerde alınan daha yüksek ücretlerle karşılaştırdı.
Artan rekabete rağmen Svanevik, şirketin satın alma yolunu takip etmediğini söyledi.
“Benim için kesinlikle nihai oyun, satın alınmak değil” diyerek, Nansen’in stratejisini tam yığın zincir üstü etkileşime açılmak üzerine kurduğunu ifade etti.
Sektör genelinde daha geniş yapısal değişimler gördüğünü belirtiyor. Birçok blokzincirin ivmeden yoksun olduğunu ve “önümüzdeki birkaç yılda bir sürü zincirin öleceğini” savundu. Parçalanma arttıkça analitiğin değerli kaldığını, çünkü “artık bunu kendiniz yapmanın çok daha zor olduğunu” söyledi. Kurumsal benimsemenin de geride kaldığını, çünkü “çoğu geleneksel finans kurumu zincir üstünde çok aktif değil” diyerek bu kesimin yavaş uyum döngülerine dikkat çekti.
Svanevik, tümleşik alım satım deneyiminin yakında beta aşamasına girmesini bekliyor.
Hayata geçtiğinde, kullanıcıların “sistemi denemek için az miktarda para yatırarak” test edebileceklerini ve “yeni bir alım satım yöntemi” deneyimleyebileceklerini söyledi.
Sıradaki Yazı: Michael Saylor Says Doubting Strategy Is Like Doubting Nuclear Power